Kriz halini ortadan kaldıran girişimler sonucunda krize neden olan uyuşmazlık/soruna ilişkin olarak tarafları memnun eden bir çözüm yaratılamamış ise…
Krizin sonlanmasını sağlayacak girişimlerin (hukuki, siyasi) başarılı olmasına rağmen taraflar arasındaki uyuşmazlığı gidermek mümkün olmayabilir. Bu durumda taraflar arasında aynı konuda yeni bir kriz halinin ortaya çıkması olasılığı her zaman vardır.
Kriz yönetiminde temel amaç taraflar arasında kriz halinin askeri bir çatışmaya hatta savaşa dönüşmeden sonlandırılmasıdır. Bu nedenle çoğunlukla taraflar arasındaki diplomatik/siyasi girişimlerin hedefi krizi sonlandırmaktır. Bununla birlikte kimi durumlarda taraflar arasındaki krize dönüşen uyuşmazlığa bir çözüm üretilebilmesi olasılığı bulunmakla birlikte çoğunlukla krizleri sonlandırırken uyuşmazlığı ortadan kaldırmak mümkün olmayabilir.
Sorunu Çözmeyen Krize Örnek: Türkiye ile Yunanistan arasındaki uyuşmazlık konularını bu kapsamda değerlendirmek mümkündür. Örneğin 1976 kıta sahanlığı krizinde kriz halini ortadan kaldırmak mümkün olmuş fakat kıta sahanlığının saptanması, sınırlandırılmasına ilişkn uyuşmazlık hala varlığını korumaktadır. 1996 yılındaki Kardak Kayalıkları krizini de aynı şekilde değerlendirebiliriz. Kayalıklardan asker ve sembollerin karşılıklı olarak çekilmesine rağmen egemenliği antlaşmalarla devredilememiş ada, adacık ve kayalıkların hangi ülkeye ait oldukları sorunu çözülememiştir.